Rekabeti ve Mücadele Hırsını Her Saniyesinde Hissedebileceğiniz Spor Temalı 25 Film

merhancag | 13:39 |

 25. The Longest Yard - En Uzun Mesafe


Hapishane hayatı rutindir, sıradanlıklarla ve sıradışı kişiliklerle doludur. Hapishanede iyi kötü bir şekilde anlaşmayı başaran mahkumlar mahkumiyetlerinin çehresini değiştirmek adına bir şey yapmaya karar verirler. Bir Amerikan futbolu takımı kuracak, daha sonra da bu takım ile birlikte gardiyanların takımının karşısına çıkacaklardır.

24. Goal! - Gol (2005)


Film, gerçek bir yeteneğin, koşullar ne olursa olsun illa ki keşfedilebileceği fikrine odaklanıyor. Meksikalı Munez, henüz yaşı çok küçükken ailesi ile birlikte Amerika’ya göç etmiştir. En büyük hayali ise bir futbol yıldızı olmaktır. Ancak ne yazık ki ailesi, bu konuda ona hiç destek vermez. Kader ağlarını örer ve nihayet eski bir futbolcu, Munez’i keşfeder. Bu genç yeteneğe hayat bir fırsat tanımıştır. Şimdi mücadele zamanıdır. Emek ve asla eksilmeyen bir tutkuyla çalışarak hayallerini gerçekleştirmemek için hiçbir neden yoktur.

23. Victory - Zafere Kaçış (1981)


Fransa'da bulunan bir savaş esirleri kampının komutanı olan Karl von Steiner, eski profesyonel futbolcu John Colby'e tutsaklara karşı Alman askerlerinin kuracağı bir takımla maç yapmayı teklif eder. Alman tarafı, maçı propaganda amaçlı kullanmak istemektedir. Esirler antrenmana koyulurken Amerikalı Robert Hatch, bu maçı aslında kamptan kaçabilmek için bir fırsat olduğunu düşünür. Maçta devre arası gerçekleştiğinde bütün takımı sahadan kaçacak, böylece özgür olacak ve Paris'teki direniş grubuna katılabileceklerdir.


22. White Men Can't Jump - Beyazlar Beceremez (1992)


Billy Hoyle (Woody Harrelson) ve Sidney Deane (Wesley Snipes) alışılmadık basketbol ustalarıdır. Los Angeles sahalarında ilerleyebilmekve para kazanabilmek için beraber oynamaya başlarlar, stilleri ise hızlı, tehlikeli ve komiktir.

21. Whip It - Patenci Kızlar (2009)


Teksas’taki yaşam Bliss Cavendar’a iki seçenek sunmaktadır: Futbol ya da güzellik yarışması. Bu iki kategori, cinsel rollere göre paylaştırılmıştır. Bliss bu monotonluktan ve seçeneksizlikten hergün daha çok bunalmaktadır.

Eski güzellik kraliçesi olan annesi, Bliss’in de aynı yoldan gitmesini istemektedir. Daha sert ve erkeksi özelliklere sahip olan Bliss’in ise planları çok başkadır.


20. Bull Durham - Boğa Durham (1988)


Kariyerinde bir yerlere ulaşamayan yetenekli ama istikrarsız oyuncu Crash Davis'in yeni işi Durhams adlı takımı çalıştırmaktır. Komedi ile romantizmi harmanlayan "Boğa Durham" beyzbolu bilmese de herkesin ilgiyle izleyeceği bir yapım.

19. Glory Road - Zafere Doğru (2006)


Kırk yıl önce Don Haskins, bir tür asker toplama yoluna çıkarak en yetenekli siyah ya da beyaz adamı bulmak ister. Yedi siyah ve beş beyaz 1965-66 Texas Batılı Madenciler efsanesini oluştururlar. Oyun alanında sahne aldıklarında yeri geldiğinde alay dahil edildikleri halde vazgeçmemişlerdir. Başa çıkılması zor tuhaflıklarla yüz yüze geldikleri halde Haskins ve Madencileri bir araya gelip bir ekip oluştururlar. Amaçları Milli Şampiyonluğu elde etmektir. Karşılarındaki güç ise Kentucky’dir. Kolay olmayacaktır ama zafer yoludur bu.

18. Friday Night Lights - Zafer Gecesi (2004)

Odessa, Texas’ta küçük bir şehirdir. Irksal açıdan bölünmüş ve ekonomik açıdan yok olmaktadır. Tek bir gece şehre hayat verir ki o da Cuma gecesidir. Texas lise futbolu alanında ciddi başarılar söz konusudur. Ancak yıldız oyuncu Boobie sezon başında yaralanır. Şehir de takım da umudunu yitirir. Ancak koç Gary Gaines “Mükemmelliğin arkadaşların gözlerine bakabilmek ve onların devrilmemesi uğrunda kendinin en iyisini yapmak” olduğuna inanır. Takım küllerinden yeniden doğacaktır. Panterler, şimdi hayatları boyunca yapabildiklerinin en iyisi ile sahne almak üzeredirler.


17. Invictus - Yenilmez (2009)

Clint Eastwood, yönetmenlik kariyerinde çok önemli filmlere imza attı. Belki kötü bir politikacı ama özellikle son dönem filmlerindeki performansını göz önünde bulunduracak olursak kötü bir yönetmen olduğunu çok az kişi iddia edecektir. İşte şimdi de Güney Afrika topraklarına kadar uzandığı, değişik bir Eastwood filmi ile karşımızda. Nelson Mandela'nın ülkesinde birliği ve beraberliği sağlamak için Güney Afrika futbol takımı kaptanıyla yaptığı işbirliğinin hikâyesini aktaran usta yönetmen, Mandela'nın henüz seçildiği dönemi beyazperde'de irdeliyor. Yeni işbaşı yapan Mandela, milletinin ırk ve ekonomik nedenlerden dolayı ayrımcılığa uğradığını bilmektedir. Mandela sporun uluslararası dili sayesinde insanları birleştireceğine inandığı için, 1995 Dünya Kupası'nda Güney Afrika futbol takımını destekler. Filmin başrollerini Oscarlı oyuncular Morgan Freeman ve Matt Damon paylaşıyor.


16. Seabiscuit - Zafer Yolu (2003)

Film, ruhu yaralı genç bir jokey olan Johnny Red Pollard, her şeyini kaybeden eski milyoner Charle Howard ve şehir yaşamına uyum sağlamaya çalışan, eski dünyası tarihe karışmak üzere olan kovboy Tom Smith’in hikayesini anlatıyor. Bu üç insan, birbirlerini at yarışları sayesinde bulur ve efsane yarış atı sayesinde yeniden umudu keşfederler. Umudun adı Seabiscuit’tir. Bu muhteşem at, onları ve ülkesini eşsiz bir koşuya çıkartmaya hazır beklemektedir. Yönetmen Gary Ross’un perdeye aktardığı bu duygu yüklü film gerçek hikayeden alıntıdır.


15. A League of Their Own - Kızlar Sahada (1992)


İkinci Dünya Savaşı sırasında, tüm erkekler savaşmakla meşgullerken çok sayıda iş açıkta kalır ve bu yerleri 
kadınlar doldurur. Beyzbol takımının sahipleri, sektörün tamamen hareketsiz kalmasını istemedikleri için kadınlardan bir takım kurmaya karar verirler. Dünyanın her tarafından kadın oyuncu bulmak üzere öncü birlikler gönderilir. İçlerinden biri Oregon’ın dışına çıkar ve inanılmaz bir yeteneği olan Dottie Hinson’ı bulur. Kendisine gidip onu takıma davet eder ancak kadın bununla pek ilgilenmez. Ancak Dottie’nin kız kardeşi Kit, Oregon’dan kurtulmak istediği için bu teklife kendisinin aday olduğunu söyler. Kabul edilir. Takımın yöneticisi eski bir oyuncu olan Jimmy Dugan artık bir alkoliktir. İçtikçe de işini yapamamaya başlar. Birkaç ay geçtikten sonra kızlar takımı pek ilgi görmez halde

14. The Karate Kid - Karate Kid (1984)


Daniel’ın annesi California’da iyi bir iş bulur ve New Jersey’i terk edip buraya taşınırlar. Bu yeni şehirde ilk arkadaşı Ali ve okulun popüler kızlarından biri olacaktır. Ancak bu ilişki bu çekici kızın erkek arkadaşı Johhny’i fazlaca kızdırır. Johnny dövüş sanatlarında en yetenekli öğrencilerden biridir ; bu yeteneğini de vahşice ve etik olmayan bir şekilde kullanır. İlk kavgayı kaybeden Daniel, sonrasında fırsat buldukları her anda Johnny ve çetesi tarafından dövülür. Dövüş sanatları ustası Mr. Miyagi tarafından hiç bilinmeyen bir dövüş stiline, karateye yönlendirilen Daniel, karatenin türlü zorluklarını öğrenip bu sayede talihini döndürebilecek midir?

Sinema tarihinin en unutulmaz filmlerinden olan The Karate Kid, gösterime girdiği dönem çokça sevilmiş; sonrasında da devam filmleri çekilerek bir seriye dönüştürülmüştür.


13. Coach Carter - Koç Carter (2005)


Ken Carter, sıradan bir lise takımının basketbol antrenörüdür. Oldukça farklı kesimlerden gelen, birbirleriyle çok anlaşamasalar da bir şekilde birlikte oynamayı öğrenen bir basketbol takımı vardır. Ancak çevreden tartışmalar yükselmektedir. Çünkü takımı, akademik kontratlarını sonlandırmak istemektedir.

12. Miracle - Efsane (2004)


1980 Kış olimpiyatlarında gerçekleşen bir mucizenin etkileyici öyküsü. Amerikan Buz Hokeyi takımının Sovyetlerin dişli takımını yenip 
Altın Madalyaya uzanmasını anlatıyor.

Bu inanılmaz başarının altında ise oyunculuktan gelen Takım Koçu Herb Brooks’un sıradan oyunculardan oluşan takımına duyduğu güven yatıyor.


11. Hoosiers - Kazanmak Arzusu (1986)


Küçük bir kasaba lisesinin basketbol koçluğunu üstlenen beden eğitimi öğretmeni Norman Dale, öğrencileri cesaretlendirerek, takımı eyalet şampiyonasına taşımak için mücadele verir...

10. Field of Dreams - Düşler Tarlası (1989)


Ray Kinsella, 
mısır tarlası olan bir çiftçidir. Bir süredir sürekli olarak tarlasını beyzbol sahasına çevirmesini söyleyen garip sesler duymaktadır. Joe Jackson ve 1919 Dünya Kupası’nda oynamaları yasaklanan Chicago White Sox takımının diğer yedi oyuncusunun hayaletlerinin de tarlanın üzerinde görünmesi sonucu, Ray Kinsella yapması gereken konusunda iyice ikna olur. Çevresindeki bütün itirazlara rağmen mısır tarlasını beyzbol sahasına çevirir.

9. The Natural - Doğuştan Yetenekli (1984)


Yıl 1923. 19 yaşındaki Hobbs, trenle Chicago’ya, bir beyzbol atıcısı olmak üzere şansını denemeye gitmektedir. Yol üzerinde tren bir karnaval yakınında durur. Hobbs, bu karnavalda karşısına çıkan küçük bir yarışmayı kabul eder. Yeteneklerini sergilerken bir spor yazarı olan Max Mercy, onun başarısını hem elindeki kağıtlara hem de zihnine kaydeder. Bu yaşına kadar kimselerin tanımadığı bu genç yetenek artık beyzbol otoritelerinin radarına girmiştir. Korkunç bir yeteneğe sahip olan bu genç kısa sürede efsanevi bir sporcu haline gelecektir.

8. The Blind Side - Kör Nokta (2009)


Fakir ve aşırı derecede iri bir genç olan Michael Oher bir kolej 
futbol takımına girince, kendi ve çevresindekilerin hayatı tümden değiştir.

Michael Lewis’in The Blind Side: Evolution of a Game adlı romanından uyarlanan film vizyona girdiği ilk hafta Box Office US’te ikinci sırada yerini aldı.


7. Breaking Away - Yeniden Başlamak (1979)


19 yaşında  küçük bir kasabada yaşayan, ailenin tek çocuğu Dave, 3 yakın arkadaşı ile liseden mezun olduktan sonra ne yapacaklarını düşünür. Bisiklet yarışlarına katılmaktan keyif alan Dave’in hayali hayran olduğu İtalyan Cinzano bisiklet takımı gibi 
İtalya’da yarışlara katılmak ve İtalyan kültürünü öğrenmektir. Bunun için bisiklet hobisinin yanı sıra İtalyanca dersleri alır, operalara gider. Peki hayat umduğu gibi olacak mıdır ?  Amerikalı bisikletçi Dave Blaze’nin hayatından yola çıkılarak çevrilmiş bir film.

6. The Fighter - Dövüşçü 2010


En İyi 
Film dalında Oscar'a aday olan Dövüşçü, ilhamını gerçek bir olaydan alan öyküsüyle, iki kardeşin her şeye rağmen tekrar bir araya gelip parçalanan aile düzenlenlerini düzeltme çabalarına odaklanıyor. Dicky Ecklund (Christian Bale) eskiden efsane olmuş, ama yeteneğini boşa harcamış ve başarı imkânını kaybetmiş şimdi ise kardeşini eğiten eski boksördür. Mickey Ward (Mark Wahlberg) ise Dicky’nin üvey kardeşidir. Mickey iyi bir boksör olarak adını duyurmadan önce Dicky onun ustalığını yapmıştır. Ünvan maçına çıkan Mickey'nin hem maçı kazanması hem de dağılan ailesini bir araya getirmesi gerekmektedir..


5. Remember the Titans - Unutulmaz Titanlar (2000)



4. Cinderella Man - Külkedisi Adam (2005)


Ekonomik buhranın hüküm sürdüğü 1930'lu yıllar Amerikası'nda hayatını limanlarda işçilik yaparak idame ettiren Jim'in ailesine bakma gibi büyük bir sorumluluğu vardır. Bu yükümlülük için tutkuyla bağlı olduğu boks sporunu bırakmak zorunda kalan genç adam gerçekleşemeyecek de olsa hayaline sıkı sıkıya tutunmaktadır. Ancak rastlantı eseri boks şampiyonu Max'le dövüşmesi işleri değiştirecektir. Tam bir unvan maçı olan bu karşılaşmayı kazandığı takdirde şampiyon olma onuruna erişecek olan Jim'i saatler süren bir maç beklemektedir. Bu maç Jim'in hayatında neleri değiştirecektir?

İrlanda asıllı boksör James Braddock'un hayat hikayesinden uyarlanan ve üç dalda Oscar ödülüne aday gösterilen filmin başrollerinde Russel Crowe ve Renée Zellweger bulunuyor.


3. Million Dollar Baby - Milyon Dolarlık Bebek (2004)


Milyonluk Bebek'te Frankie Dunn, tüm hayatını ring üzerinde dehşet dövüşçüler yetiştirerek geçirmiştir. Boksörlerine öğrettiği en önemli ders hayatın temel kuralıdır : Her şeyin ötesinde daima kendini koru! Zaman içinde kızından kopmanın acısı ile uyanışa geçen Frankie, uzun zamandır hiç kimseyle fazla yakınlaşmayı 
tercih etmeyen bir adamdır. Frankie’nin salonuna bakan tek arkadaşı eski boksör Scrap, onun hırçın mizacının ardında 25 yıldır affedilmeyi bekleyen bir adamın var olduğunu bilir. Bir gün Maggie Fitzgerald kapıdan içeri girer ve boks öğrenmek istediğini söyler. Dört dalda Oscar sahibi olan filmin yönetmeni Clint Eastwood.

2. Rocky (1976)


Rocky filminde baş karakter olan Rocky Balboa boş zamanlarında yaşadığı küçük şehrin yerel kulüplerinden birinde 
boks yapan amatör bir boksördür. Amerika'da yeni yılın boks maçlarının programları tamamlanmak üzeredir, ancak yenilmez boksör Apollo Creed'in rakibi sakatlanmıştır. Bu başarılı boksörün önerisi üzerine turnuvaya adı duyulmamış amatör bir boksör alınacaktır. Bu isim de Rocky'den başkası değildir. Rocky artık yılın en önemli maçının aktörlerinden biridir ve bu zorlu hazırlanma sürecinde en büyük yardımcısı antrenörü Mickey ve büyük aşkı Adrian olacaktır.

Rocky bu ilk filmiyle izleyiciyle buluşmuş ve tüm dünya tarafından ayakta alkışlanmıştı. Ardından çekilen devam filmleriyle bir seriye dönüşen bu yapıt, aynı yıl 10 kategoride Oscar ödülüne aday olup bunlardan üçünü kazanmıştır.


1. Raging Bull - Kızgın Boğa (1980)


Kızgın Boğa ortasiklet bir boksörün dizginlenemez kariyer hırsının, boksörün hayatına olan etkilerine odaklanıyor. Her zaman en iyisi olmak için kendine zarar verecek derecede korkutucu bir hırs barındıran boksör Jake La Motta, bu agresifliğini sadece ringte rakipleri üzerinde değil; ring dışındaki özel hayatına da taşıyor. Bu nedenle zamanla kariyerini kendi elleriyle un ufak ederken yakın çevresini de yavaş yavaş kaybediyor.

Bu yükseliş ve düşüş hikayesini, bizlere boksörün kendi sesinden anlatan siyah-beyaz film, usta yönetmen Martin Scorsese imzalı ve özellikle başroldeki Robert De Niro’nun muazzam oyunculuğu daha uzunca yıllar hafızalardan silinmeyecek türden. Usta aktörün bu başarılı performansıyla Akademi Ödülleri’nde Oscar’ı kucakladığını hatırlatalım.

Etiket:

Hakıkımızda:
Gugukluhayat tam 14 yıldır Sizlerle beraber. Paylaşıyoruz, öğreniyoruz,yardım ediyoruz, eğleniyor,bilgi sahibi olurken mutlu oluyoruz